Secdede dua etmek, Secde: Üstün bir varlığın üstünlüğünü kabul edip, önünde yere kapanma, baş eğme, itaat etme; namaz veya ibadet maksadıyla alnı ve burnu yere koyma anlamına gelen fıkhî bir terimdir. Kur'an'ı Kerim'de birçok yerde, Müslümanları rükû ve secde edenler diye tasvir etmektedir. İslam Dininin Peygamberi Hz. Muhammed (S. A. V. ) bir hadisinde: "Alın, iki el, iki diz ve iki ayak uçları olmak üzere yedi kemik üzerine secde etmekle emrolundum. " diye buyurmuştur. Hadisten de anlaşılacağı gibi secdenin nasıl yapılacağı açıkça belirtiliyor. Secde yapılan yer yumuşak olmamalıdır. Alın yerin sertliğini hissetmelidir. Secde namaz dışında, yanılma, tilavet, şükür ve dua için yapılmaktadır. Yanılma secdesi, namazda farzın geciktirilmesinden, vacibin terki ya da geciktirilmesinden dolayı namaz içinde yapılır. Tilavet secdesi, Kur'an'ı Kerim'deki secde ayetleri okununca yapılır. Şükür secdesi, herhangi bir olayın mutlu bitmesinden dolayı yapılır. Şükür, tilavet yanılma ve namazdaki secdelerde "Sübhane Rabbiyel Alâ" tesbihi söylenir. Dua için yapılan secdede tesbihlerin dışında dua amaçlı söylenenler söylenir.

Secdede dua etmek, Peygamber Efendimiz bir hadis-i şerifte, “Kulun Rabbine en yakın hali, namazda secdede ikendir. Secdede çok dua edin. Bu dua kabul olur” buyurmuştur. Bu hadisi şeriften de anlaşılacağı gibi kulun yaratana baş eğdiği, itaat ettiği zaman yapılacak duanın kabul edileceği aşikardır. Kulun yaratana en yakın olduğu yer secdedir. Secdede yapılacak duanın da edepli ve hayr dualar olması gerektiği de bilinmelidir. Bir rivayette, Hz. Aişe bir gece Efendimizi secdede görür. Uzunca bir süre geçmesine rağmen Efendimiz secdeden doğrulmaz. Hz. Aişe, vefat ettiğini düşünmeye başlar. Bir süre sonra Efendimiz secdeden doğrulur. Hz. Aişe durumu öğrenmek için Efendimize, secdede bu kadar uzun süre kalmasının sebebini sorar. Efendimizde ümmeti için dua ettiğini söyler. Duanın kabul edilmesini istiyorsak secdede dua edilmelidir.