İnsanla Allah cc arasındaki mesafe ve duanın kabulü ile ilgili, Peygamber Efendimize (Sav) soru sorulduğunda Bakara Suresi'nin“Ben kullarıma yakınım, biri benden bir şey istediğinde onun duasına karşılık veririm” mealindeki 186. Ayetini okumuştur. Efendimiz (Sav) devamla: “Dua eden mümine istediği ya bu dünyada hemen verilir veya ahirete bırakılır ya da dua edenin üzerinden istediği iyilik kadar bir kötülük giderilir” diye cevap vermiştir.
Buradan da şunu çıkarabiliriz. Kul, her ne şartta olursa olsun mutlaka dua etmelidir. Darda kalınca, zulm görünce, başına bir bela ya da musibet gelince, hatta mutlu gününde de dua etmelidir. Uzun yıllardır Evliyaların Dilek Duası diye okuna gelmiş, hatta Hz. İsa a. S. Da okuduğu rivayet edilen bir duadan bahsedilmektedir. Rivayetler ne kadar doğrudur tartışılır; lakin dua tamamen Esma-ül Hüsna'ya dayanmaktadır. Allah'ın (Cc) isimlerinin zikredilmesi bile bir duadır.
Rahman ve Rahim olan Allah' adıyla,
Güç ve kuvvet, ancak yüce olan Allah'ın yardımıyla elde edilebilir,
Ey daim olan, mülkü ve bekâsı için hiçbir yokluk ve kaybolma söz konusu olmayan Allah'ım,
Bir olan, yegâne olan, tek olan, eşi ve benzeri olmayan Rabbimiz,
Tek olan, kendinden başka ilah olmayan Allah'ım,
Hem zatında hem de sıfatlarında eşi ve benzeri olmayan Allah'ım,
Her şey kendisine muhtaç olduğu hâlde, hiçbir şeye ve kendisi hiçbir kimseye asla muhtaç olmayan Allah'ım,
Ezelî ve ebedî diri olan, yorulma, uyuklama gibi noksanlıklardan uzak olan Allah'ım,
Baki ve ebedi olan; her şeyin, Senin irade ve kudretin ile varlığını sürdürebildiği tek varlık olan Allah'ım
Zatında azamet sahibi mahlûkatına karşı hükmünde kerem sahibi olan, bütün azamet ve ikramlar sahibi Allah'ım,
Senden.
Müşkülümü gidermeni bekliyorum. (Noktalı boşluğa dileğimiz, isteğimiz ne ise onu söylemeliyiz.)
Duanın mealinden de anlaşılacağı gibi Allah'a dua ederken kime yöneldiğimizi bilmeli ve ona göre hitap ederek samimi bir biçimde dua etmeliyiz. Allah (C. C.) dualarımızı kabul eylesin.
