Nafile oruç, farz ve vacip oruçlar dışında tutulan oruçların hepsine denir. Nafile oruçların sünnet, müstehap, mendup, tatavvu olarak adlandırıldıkları da olur. Nafile oruçlar mübah olan her günlerde tutulabilir. Nafile orucu kasten bazan kişi yerine gününe gün olarak vacip orucu tutmalıdır. Aişe radıyallahu anha validemiz buyurdular ki: \" Biz oruçlu iken Hafza bir hediye getirdi. Biz de orucumuzu bozduk. Sonra Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem odaya girdi. Kendisine 'ya Resulallah! Bize bir hediye getirildi, onu canımız çekti bizde orucumuzu bozduk. ' O da ' size günah yok (Ancak) onun yerine başka bir gün oruç tutunuz. \" (Tirmizi, Ebu Davud)
Nafile oruçların zorunlu tutulmalarını gerektirecek dinde bir sebep yoktur. Dileyen daha fazla sevap kazanmak için kendi isteyerek nafile oruç tutabilir. İsteğe bağlı başlanmasına rağmen bir müddet sonra bozulacak olursa yerine vacip olan kaza tutmak gerekir. Bunun sebebi de oruca Allah rızası için başlanmış olmasıdır. Bozulursa Allah rızasını terk etmiş olur. Vacip olan kaza tutularak bu rıza ertelense de yerine getirilmiş olur. Ömer Nasuhi Bilmen, Büyük İslam İlmihalinde bu yorumu bildirmiştir. Şafi ve Hanbeli mezhebine göre nafile orucu bozmanın kazayı gerektirecek bir durumu yoktur.
Nafile Oruç Tutmanın Normal Günlerden Daha Sevap Olduğu Günler
Şevval Orucu: Ay takviminde Ramazan'dan sonraki ay Şevval'dir. Şevval ayında altı gün oruç tutmak müstehaptır. Bu nafile orucun peş peşe tutulma zorunluluğu yoktur. Ama bayramın hemen arkasına peş peşe tutmanın fazileti daha çoktur. Kaza ve adak oruçlarının da bu günlerde tutulmasının sevabı aynıdır. Peygamber efendimiz: \" Ramazan'dan sonra Şevval ayında da 6 gün oruç tutan anasından doğduğu gibi günahsız olur \" buyurmaktadır. Bu hadiste Şevval ayında tutulan nafile oruç tutmanın ehemmiyeti anlatılmaktadır.
Aşure Orucu: Muharrem ayının onuncu gününe \" Aşure günü \" denir. Peygamber efendimiz her yıl aşure gününü oruçlu olarak geçirmiştir. İslamiyet'e Ramazan Orucunun farz kılınmasından önce Peygamber efendimiz aşure orucunu emretmiştir. Sadece Aşure günü oruç tutmayı doğru görmemiş bir öncesi veya bir sonrası günle birleştirerek iki gün tutmayı tavsiye etmiştir.
Her Ay Üç Gün Oruç: Her ay üç gün oruç tutmak müstehaptır. Müstehap; sevilen, beğenilen anlamına gelmektedir. Peygamber efendimiz özellikle her ayın 13-14-15. Günlerini nafile oruçla geçirmeyi tavsiye etmektedir.
Pazartesi- Perşembe Orucu: Her pazartesi ve perşembe günleri oruç tutmak tavsiye edilen bir nafile ibadettir. Bu oruçlarla ilgili Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: \" İnsanların amelleri Allah-ü Teâlâ'ya Pazartesi ve perşembe günleri arz olunur. Ben amellerimin arzı sırasında oruçlu olmayı tercih ediyorum. \" (Ebu Davud)
Zilhicce Orucu: Zilhicce ayının 10. Günü Kurban Bayramının ilk günüdür. Peygamber Efendimiz, Zilhicce ayının ilk dokuz gününü oruçlu geçirmeyi tavsiye etmiştir. Bu 9 gün içinde Arefe günü bulunmaktadır. Efendimiz: \" Arefe gününden daha çok Allah'ın cehennem azabından insanları azat ettiği gün yoktur \" buyurmaktadır.
Şaban Orucu: Şaban ayında oruç tutmak müstehap sayılmaktadır. Aişe validemizin belirtiğine göre Peygamber Efendimiz en çok Şaban ayında oruç tutmuştur. Hatta Şaban ayının tamamını oruçlu geçirdiği zamanlar bile olmuştur.
Davud Orucu: Gün aşırı oruç tutmaktır. Peygamber Efendimiz tarafından oldukça faziletli bir oruç olarak nitelendirilmiştir. Peygamber Efendimiz: \"En faziletli oruç Davud'un tuttuğu oruçtur. O bir gün oruç tutar, bir gün tutmazdı. \" buyurmuştur.
Nafile oruç olarak yukarıda belirtilen günler oruç tutmanın faziletleri ve kişiye kazandırdıkları hakkında birçok hadis-i şerif bulunmaktadır. Bu günlerin belirlenmesinde, günlerin periyodik sırası incelendiğinde rastgele seçilmiş günler olmadığı görülür. Bu yüzden oruç tutmanın bedenen ve ruhen faydaları düşünüldüğünde yılın bazı günlerinin oruçlu geçirilmesinin ve bazı günlerinin ise yiyip içmenin serbest bırakılmasının sağlık açısından faydaları görülecektir. Bu oruçları bizzat Peygamber Efendimizin kendisi de tuttuğu ve önerdiği için bu günlerde tutulan nafile oruçların ayrıca bir sünnet sevabı vardır. Ayrıca haram ve mekruh olmayan günlerde kişiler diledikleri zaman nafile oruç tutarak sevabını alabilirler.